Esendere Kültür ve Sanat Derneği

Esendere Kültür Sanat Derneği

Müzik, insanoğlunun konuşmaya başlamadan önce, hayatına girmiş olan bir unsurdur. İnsanlar duygu ve düşüncelerini, heyecanlarını çeşitli şekillerde ifade etmişlerdir. Bu duygular ritmik ses ile birleştiğinde müzik sanatı meydana gelmiştir. Yaşam bir ritimler bütünüdür, kalbimiz dahi belli bir ritimde atmaktadır.Ulu önderimiz ATATÜRK"Hayatta müzik lazım değildir. Çünkü hayat müziktir... Eğer söz konusu olan hayat, insan hayatı ise müzik mutlaka vardır. Müziksiz hayat zaten mevcut olamaz. Müzik hayatın neşesi, ruhu, sevinci ve her şeyidir." " diyerek, her konuda olduğu gibi müzik alanında da Türk Milletine önderlik etmiştir. Toplumu, millet haline getiren kültür ve tarih birlikteliğinin, bu mirası beraber paylaşmanın ana unsurlarından biri de müziktir. Türk Milletini müzik paydasında buluşturan bizim musikimiz de, Türk Halk Müziği (THM) ve Türk Sanat Müziği (TSM) dir. Derneğimiz, Türk sanat müziğini, özellikle de fasıl geleneğimizi sürdürme adına bu alanda faaliyetler sürdürmektedir. Fasıl, Türk Sanat Müziği'nde çalgısal ve sözel bir türdür. Aynı makamda Peşrev, kâr, beste, ağırsemâi, yürüksemâi, şarkı ve saz- semâi türlerinin ardı ardına ağırdan hızlıya gidecek şekilde bestelenmesidir. TSM'nin en büyük türü olan fasıl, özellikle 19. yy'ın sonlarından başlamak üzere yukarda belirttiğimiz klasik fasıl anlayışından farklılaşmıştır. Bunda şarkı formunun yaygınlaşması ve büyük formlarda eserlerden ziyade bestecilerin şarkı formuna ağırlık vermeleri önemli etkendir. Günümüzde fasıl geleneğini yaşatan en önemli kurum TRT'dir. Radyodan her gün değişik makamda fasıl dinlemek mümkündür. 19. yy sonlarından itibaren fasıl düzeni şöyle olmuştur; Başta genellikle bir hâne peşrev çalındıktan sonra Ağıraksak usûlünde bir şarkı ve ardından giderek hızlanan bir tempoda şarkı formunda eserlerin birbirlerine aranağmelerle bağlanarak sıralanması ile oluşur. Fasılın ortasında bir taksim yapılır ve sonunda sazsemaisi veya longa ile biter. İnsan kişiliğini manevi yönden olumlu olarak geliştiren, kişiyi duygulu ve coşkulu bir anlayışa yönlendiren musikimizle meşgul olmak, giderek maddeye yönelen dünyamızda , ayrıcalıklı ve şanslı insanlar olduğumuzu hissettiriyor bizlere. Türk Sanat Musikisinde, bir müzik eserini bilerek, değer ve hakkını vererek, icra edebilme yeteneğine sahip olmak ve bu yeteneği kazanmak, bir müzik aletini kullanabilmek her insanın ulaşamıyacağı bir değerdir. Bu değere ulaşabilmek TSM, musiki bilgilerini sizlerle paylaşmak bizleri mutlu etmektedir. Müzikten aldığımız sevgi ve enerjiyle, bu bilgileri elimizden geldiğince sizlerle paylaşmak istedik. Fasıllarımızı ses ve notalarıyla işlemeye çalışacağız. Bestecilerimiz ve bestelerinin notalarını zamanla güncellemeye devam edeceğiz. Yolu müzikten geçen , musiki severlerimizi derneğimizdeki çalışmalarımıza ve konserlerimize bekliyoruz.
ESENDERE KÜLTÜR ve SANAT DERNEĞİ
Bestecilerimiz
TÜMÜ
Mahmud Celaleddin Paşa, bazı kaynaklarda belirtildiğine göre 1839, oğlu Aziz Esenbel’e göre 1840 yılında İstanbul’un Vefa semtinde doğdu. Dedesi kadıasker...
Leon Hanciyan, tahminlere göre 1841 yılında İstanbul’da Hasköy’ün Çıksalın semtinde doğdu. Hancılık yapan babasının adı Nezaret, annesinin adı Eftik’dir. Soyadı...
Salih Efendi’nin 1804 yılında İstanbul’da doğmuş olabileceği tahmin ediliyor. Hayatı hakkındaki bilgilerimiz çok sınırlıdır. Şurada, burada özellikle “Leteif-i Vak’ayi-i Enderun”...
Abdülbâki Nâsır Dede 1765 yılında Yenikapı Mevlevihânesi’ne yakın bir evde doğdu. Babası aynı dergâhın şeyhi Kütahyalı Ebû Bekir Efendi, annesi...
Ebu Bekir Ağa 1685 yılında İstanbul’un Eyub semtinde doğdu. Adından değişik yerlerde Eyyubi Bekir Ağa, Enderun’dan yetiştiği için Ebu Bekir...
Mustafa Itri Efendi İstanbul’un Mevlanakapısı civarında, o zamanki adı ile “Yapılan”, bugün “Yayla ya da Yaylak” denen semtte doğdu. Ailesi...