Yorgo Bacanos (1900-1977)
Yorgo Baconos 1900 yılında İstanbul’da doğdu. Lavtacı Lambo Efendi’nin oğlu, kemençeci Aleko Baconos’un küçük kardeşi, kemençeci Anastas’ın yeğeni, kemençeci Sotiri ile kardeş çocuğudur. 9 Kasım 1967 tarihinde Milliyet gazetesinde yayınlanan bir röportajında hayat hikayesini şöyle anlatıyor: “…Beş yaşında iken ud niyetine elime süpürge alıp oynardım. Musikiye olan hevesimi sezen babam bana küçük bir ud yaptı ve onunla kendi kendime vakit geçirmeye başladım. Babam okumamı, doktor veya avukat olmamı, velhasıl yüksek tahsil yapmamı istiyordu. Beni Fransız mektebine yerleştirdi; hususi hocalar tuttu, fakat aklım müzikte ve ud çalmakta idi. Baktı ki benimle başa çıkamayacak, dayımın evindeki kalorifer ustası Koço Efendi’nin yanına verdi, beni yetiştirmesini istedi. Bir gün kalorifer dairesinden, mahsus yıkanmadan simsiyah çıkıp eve geldim. Babamın karşısında ağlayarak bu işi yapamayacağımı söyledim. Onun üzerine “senin adam olacağın yok” diyerek duvarda asılı duran lavtasını aldı, “karşıma geç” dedi. Bu suretle ilk musiki derslerini babamdan almaya başladım. O zaman en iyi saz Taksim’deki Eftalipos Gazinosu’nda idi. On yaşında iken babam beni oraya götürdü. Bir süre amatör olarak çalıştım. Senenin sonunda gazinonun sahibi Emin Bey bana güzel bir ud hediye etti ve beş kuruş ücretle 1910 senesinde aynı gazinoda çalışmaya başladım. Ücretim bir müddet sonra on kuruş oldu. On beş yaşına gelince Udi Yorgo namı altında musiki aleminde tanınıyordum. Bu arada bir iki sene Büyük Sınanyan’dan alafranga piyano dersi aldım. Eftalipos’tan sonra Beyoğlu’nda Küçük Gülistan Gazinosu’nda ve muhtelif yerlerde çalıştım.”
“Yirmi yaşımda bestekarlığa heves ettim; bir hayli eser yaptım. Bunların hepsi iştihar etmemiştir. Kendi zevkim için meşgul olmuşumdur. 1928 senesinde Hafız Kemal, Hafız Saadeddin Kaynak, Aleko Baconos ve Ahmet Yatman ile Berlin’e gidip plak doldurduk. 1930’da Deniz kızı Eftalya, Sadi Işılay ve Aleko Baconos’la Mısır’a geçip orada da konserler verdik. Birgün otelde otururken Arap aleminin meşhur ses sanatkarı Ümmü Gülsüm’ün udisi ve aynı zamanda bestekar olan Mehmed el-Kasapçı geldi; Ümmü Gülsüm de aramızda idi. Hepimiz coştuk; beni çok beğendi, evine davet etti. Ayrılmadan önce orada kalıp hocalık yapmamı teklif ettiler. Memleketimden ayrılmak istemediğim için kabul etmedim. Mısır’dan dönerken Kıbrıs’a uğrayıp orada da konserler verdikten sonra yurda geldik. Türkiye’nin ilk radyo teşekkülü olarak açılan Türk Telsiz-Telefon A.Ş.’de ağabeyim Aleko Baconos ile iki kardeş bir fasıl heyeti yaptık. 1946 senesinde İstanbul Belediye Konservatuarı Türk Musikisi İcra Heyeti’ne girdim. 1967 yılında aynı heyetten yaş haddinden emekliye ayrıldım.”
Yorgo Bacanos bu röportajında sözünü etmediği başka hocalardan da ders aldı. Udi Kirkor, Karnik Germiyan ile Udi Büyük Serkis’ten de yararlandı. Türk Musikisi alanında gelmiş geçmiş en büyük ud icracıları arasında yer alır. O dönemde yetişmiş bütün ud icralarında, Nevres Bey de dahil olmak üzere, açık perdelerden kaçınma ve Lavta çeşnisi veren bir mızrap tekniği başlangıçta Yorgo Bacanos’ta da vardı. Hele plaklara yaptığı taksimlerde, özellikle hüseyni taksiminde bu durum apaçık dikkati çeker. Daha sonraları udu ud olarak çalmış, eşsiz bir müzikaliteye ulaşmıştır.
Musiki sanatımızın icrasında bu kadar başarı ile uzun yıllar hizmet eden bu teknik saz sanatkarı, bestekarlıkta hem verimli, hem de başarılı olamamıştır. Biline on oniki eseri özellik taşımaz. Yorgo Bacanos 1977 yılında İstanbul’da öldü.
Dr.M.Nazmi Özalp-Türk Musikisi Tarihi kitabından alınmıştır.
Maye Coktu Artik Bir Perisanlik Hayalhaneme
Kurdilihicazkar Neseyle Gecen Omrumu Eyvah Keder Ettin
Mahur Hala Kanayan Kalbimi Ask Atesi Daglar
Henüz yorum yapılmamış.